Dava, miras yoluyla intikal ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle kadastro çalışmalarında dere ve yol boşluğu olarak tespit dışı bırakılan taşınmaz bölümlerinin mirasçılık belgesindeki hisseleri oranında tapuya tescil edilmesini isteme üzerine görülmüştür. Mahkeme, zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, teknik bilirkişinin raporuna dayanarak A harfiyle gösterilen taşınmaz bölümünün tapuya tesciline karar vermiş, D harfiyle gösterilen bölümünse yol olduğu gerekçesiyle reddetmiştir. Yargıtay, uyuşmazlığa konu taşınmazın mahallinde yapılan keşifte umumun kullanımında olan yol ve ark niteliğinde olduğunun, bu tür yerler üzerinde sürdürülen zilyetlik süresinin kazanım sağlamadığının sabit bulunduğunu belirterek davacının temyiz itirazlarını reddetmiştir. Davalı Hazine vekilinin ise temyiz itirazları kabul edilerek, A harfiyle gösterilen bölümün kazanım koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle hükmün bozulması kararlaştırılmıştır. Kararda, 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nun 428. maddesi, 440/III-2 bendi ve ilama karşı karar düzeltme yolunun kapalı olduğu ifade edilmiştir.