Davacı, davalı ...’ün taşınmazların satışı için vekaletname talep ettiğini ve 160.000.TL para verdiğini, tarafların anlaşmalarına göre davalının, davacının hisselerini satın alacağını ve bakiye bedeli de davacıya ödeyeceğini, daha sonra dava konusu taşınmazların düşük bedellerle davalı ...’e devredildiğini öğrendiğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, ayrıca vekâletin hile ile alındığını, dürüstlük kuralına aykırı işlemler ile paylarının iktisap edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme öncelikle iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak daha sonra yapılan Yargıtay incelemesi sonucunda mahkemenin yeterli araştırma ve inceleme yapmadığı belirlenmiştir. Bu nedenle keşif yapılarak taşınmazların vasıfları ve nitelikleri gözetilerek değerlerinin saptanması, diğer bir deyişle azil keyfiyetinin temlikten önce davalılarca bilinip bilinmediği üzerinde durulması gerektiği vurgulanmıştır. Sonuç olarak, davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddine karar verilmiş ve hüküm on
![]()
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1008 Esas 2020/6212 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1008
KARAR NO : 2020/6212
KARAR TARİHİ : 24.11.2020