Sanıkların dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından mahkum olduklarına dair asliye ceza mahkemesi hükmü incelendi. Sanıkların sahte kimliklerle işyeri kiralayıp, sahte sözleşme ile türk telekoma abonelik yaparak ve şikayetçi kurumlara ödeme yapmadan fatura ve ücret ödemeden haksız menfaat sağladıkları iddia edilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararında belirtildiği üzere, sanıkların sahte belge kullanarak dolandırıcılık suçu işledikleri ve bu nedenle nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşup oluşmayacağına ilişkin ise üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesinin takdiri gerektiği belirtilmiştir. Mahkemenin bu nedenle görevsizlik kararı yerine yargılamaya devam edip hüküm kurması yanlış olduğundan, hüküm BOZULMUŞTUR. Aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakları saklı tutulmuştur.
Kanun madde detayları şu şekildedir:
- Dolandırıcılık: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-d maddesi\n- Nitelikli dolandırıcılık: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-d maddesi\n- CMUK: 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 326/son maddesi