Davacılar, 248 ada 6 parsel sayılı taşınmazın (kat irtifakına ayrılan 8 adet bağımsız bölümün) borçlarından dolayı icra takibi neticesinde satış aşamasına gelmesi üzerine davalının taşınmazları ihalede alarak ileride ödediği para ile yaptığı masrafların tamamının faizi ile birlikte ödenmesi koşulu ile taşınmazları tapuda kendilerine devretmesi hususunda anlaştıklarını belirtmişlerdir. Ancak davalının bu anlaşmaya uymadığını ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini, mümkün olmazsa bedele hükmedilmesini istemişlerdir. Davalılar ise iddiaların yersiz olduğunu savunarak, dava konusu taşınmazı kendi parası ile satın aldıklarını belirtmişlerdir.
Mahkeme davacıların iddialarını yazılı belge ile kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Dairece yapılan incelemede davacılar tarafından sunulan belgenin niteliği ve davalının hukuki ehliyetinin saptanması için gerekli raporların istenmemesi gibi hususlar gözardı edildiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir. Yeniden yapılan yargılama neticesinde davalının hukuki ehliyete haiz olmadığı ve dayanılan belgenin geçersiz olduğu sabit olduğundan, davacıların iddiaları geçerli bir belge ile kan
![]()
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/1078 Esas 2019/1417 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1078
KARAR NO : 2019/1417
KARAR TARİHİ : 28.02.2019