İstanbul 76. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, uyuşturucu madde bulundurmaktan suçlu bulunarak tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine çarptırılmıştır. Ancak sanık bu tedbiri ihlal etmiştir ve mahkûmiyeti üzerine kesinleşmiştir. Sanık hakkında daha önce aynı suçtan verilmiş olan bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri ise bulunmamaktadır. Bu nedenle, kanunun sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması sebebiyle sanık, doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden biri olarak yargılamaya devam edilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı doğrultusunda, sanık hakkında TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesi uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Yargılamanın kanuna uygun yapıldığı ve kararın vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilere uyumlu olduğu sonucuna vararak, sanık müdafiinin temyiz itirazları reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi, 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası ve TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesidir.
![]()
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/4177 Esas 2020/230 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4177
KARAR NO : 2020/230
KARAR TARİHİ : 15.01.2020