Davanın konusu bir komşuluk hukuku ihlali ve yıkım talebidir. Davacı, davalının kendi parseline yüksek bir duvar yaparak güneş ışığının engellenmesi ve manzaranın kapandığını ileri sürüp duvarın yıkılmasını istemiştir. Davalı ise duvarın güvenlik amaçlı olduğunu belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme, çekişme konusu taşınmaza davalının komşuluk hukukuna aykırı duvar yapmak suretiyle müdahale ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, yıkım istekli davalarda tüm kayıt maliklerinin davada yer alması gerektiği ve yeterli araştırmanın yapılmadığı gerekçesiyle davalının temyiz itirazları yerinde görülmüş ve karar bozulmuştur.
Mülkiyet hakkının kanunla kısıtlanabileceği belirtilmiş, taşınmaz malikleri komşularına zarar verebilecek her türlü taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür. Komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenleyen 737. madde, komşu taşınmaz maliklerinin kaçınma ve katlanma ödevleri yüklemiştir. Zararın niteliği, kapsamı ve giderilme şekli tarafların tüm delilleri toplanarak uzman bilirkişilerden gerekçeli rapor alınarak belirlenmelidir.