Davacı, maliki olduğu bir bölümün davalı tarafından haksız bir şekilde kullanıldığını ileri sürerek elatmanın durdurulmasını istemiştir. Davalı ise bölümün oğlu tarafından temlik edildiğini ve davacının satış bedelini ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davalının bölümü haksız bir şekilde kullandığı gerekçesiyle davayı kabul etmiştir. Davalı temyize gitmiş ve temyiz itirazları kabul edilmiştir. Karar, HUMK'nun 193. ve 428. maddeleri gereğince bozulmuştur.
HUMK'nun 193. maddesi, bir görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra, davacının görevli mahkemeye başvurarak tebligat yaptırmasının 10 günlük süre ile sınırlandırıldığını belirtir. Bu süre hak düşürücü niteliktedir ve mahkemece re'sen gözetilir.
HUMK'nun 428. maddesi ise, temyiz yoluyla bozulan bir kararın, daha önce verilen kararın yerine geçmeyeceğini ve işin esasının yeniden görülmesi gerektiğini belirtir.