Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan boşanma davasında, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesine dayanılarak, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Ancak karar, on altı yıl sonra tebliğ edildiği için, kadın tarafından temyiz edilmiştir. Kadın, eşiyle aynı konutta yaşadıklarını ve ortak bir çocukları olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir. Mahkeme, bu durumu \"hakkın kötüye kullanılması\" niteliğinde görerek, boşanma iradesinin samimi olmadığı sonucuna varmış ve davanın reddine karar verilmesine hükmetmiştir. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralına vurgu yapılmış ve hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzeni tarafından korunmayacağına dikkat çekilmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi, dürüstlük kuralını düzenlemektedir. Kanunun 2/2. maddesi ise, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzeni tarafından korunmayacağını belirtmektedir.