İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan açılan davada sanık mahkûm edilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun belirlediği süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilse dahi, bozma kararına uygun olarak hüküm kurulması gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle, kararda yer alan usul eksikliği nedeniyle hüküm bozulmuştur. Karara göre, hükmün verildiği celsede sanık ve müdafiinin savunma hakkı engellenmiş ve CMK'nın 216. maddesine aykırı hareket edilmiştir. Bu kanun maddesi, hükümden önce son sözün hazır bulunan sanığa verilmesini emretmektedir. Bu nedenle, hüküm kanuna aykırıdır ve bozulmuştur.