Davacı, su borcunun mirasçılardan tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatının tahsili için dava açmıştır. Davalılar ise abonelik sözleşmesinin iptal edilmediğini ve su bedellerinin satın alınan taşınmaz sahipleri ve kullanıcılara ait olduğunu savunarak davanın reddedilmesini ve tazminat istemişlerdir. Mahkeme, davacının kötüniyetinin ispat edilemediğini belirterek davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, abonelik iptal edilmedikçe abonelik üzerinden tüketilen normal veya kaçak enerji bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumlu olunduğunu ifade etmiş ve abonelik sözleşmesinin celbedilerek borcun ait olduğu tarih itibarıyla sözleşmenin devam edip etmediğinin belirlenmesi gerektiğini söylemiştir. Bu nedenle dava dosyası üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilerek ayrıntılı ve açıklayıcı bir rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri ise Türk Medenî Kanunu’nun 599., 605., 606., 610., 640. ve 641. maddeleridir.
![]()
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/19352 Esas 2016/483 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19352
KARAR NO : 2016/483
KARAR TARİHİ : 21.01.2016