İçtihat Metni adlı yazıda, Hazine ile davalı arasındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair verilen Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi kararının incelendiği belirtiliyor. Davacı Hazine temsilcisi, mülkiyeti davalıya ait olan taşınmazın kıyı kenar çizgisi kapsamında kalan yerlerden olduğunu belirterek tapu kaydının iptalini istemiş. Davalı, davanın reddini savunmuş ve mahkeme de hak düşürücü süreden dolayı davanın reddine karar vermiş. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin 5841 sayılı Kanunun bazı maddelerinin Anayasaya aykırı olduğuna karar vermesi sebebiyle, yerel mahkemenin kararının Anayasa Mahkemesi kararından sonraki yasal duruma uygun olması gerektiği ifade edilmiş. Bu sebeple hüküm bozulmuş ve davaya yeniden bakılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanununun hakim tarafından Türk hukukunun resen uygulanacağı hükmüne dikkat çekilmiştir. Ayrıca, 5841 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra açılan kamu malları ile ilgili davalarda 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulandığı belirtilmiştir. Bu durumda, Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez fakat kamu düzenine ilişkin durumlar bu istisnanın dışında tutulabilir. Kanun maddeleri olarak da, 5841 sayılı Kanunun 2.maddesi ile 3402 sayılı Kanunun 12.maddesinin 3.fıkrasına eklenen cümle, ve aynı Kanuna eklenen geçici 10.maddesi kararda açıklanmıştır.