Davacı, kayden sahibi olduğu taşınmazın davalı tarafından haksız kullanıldığını iddia ederek elatmanın önlenmesi için dava açmıştır. Ancak mahkeme, çekişmeli taşınmazın davalı tarafından kullanılmadığı ve pasif husumetin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay'a taşınmıştır.
Dosya incelendiğinde, taşınmazın kayden davacıya ait olduğu ve davalının taşınmazlarda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacı, oğlu olan davalının üzerine düşen ailevi görevlerini yerine getirmediğini belirterek kendisine verdiği vekaletnameyi kullanarak taşınmazları dava dışı kişiye muvazaalı olarak 10 yıllığına kiraya verdiği iddiasında bulunmuştur. Ancak, sözleşmelerin başlangıç tarihi ile davalının azil tarihi arasında fark bulunduğu için davacının bu iddiası kanıtlanamamıştır.
Mahkeme, kahvehanenin davalı tarafından kullanıldığı gözetilerek bu taşınmaz yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddedilmiştir. Ancak, mesken nitelikli 12 nolu taşınmaza ilişkin mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığı, taşınmazın kimin