Dava dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiş ancak mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz eden tarafın itirazları reddedilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davalarda uzun süren bir yargılama sonunda dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesi, mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasa koyucu da bu hak ihlalini dikkate alarak, kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanması hükmünü getirmiştir. Bu faiz hükmü; Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiği ve bu hususun düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmaması gerektiği hükmedilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: Kamulaştırma Yasası (4650 sayılı Kanun), 6459 sayılı Kanun'un 6. maddesi, 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100 sayılı Kanun) Geçici 3. maddesi, Hukuk
![]()
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/5376 Esas 2014/6901 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 18. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5376
KARAR NO : 2014/6901
KARAR TARİHİ : 14.04.2014