Mahkeme kararı, bir kişinin köy taşınmazlarının kiraya verilmesi sonucu zimmetine geçirdiği paralar nedeniyle zincirleme suç hükmünün uygulanması ve asgari hadden artırıma gidilmesi yerine, 1/3 oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini yanlışlığına dikkat çekiyor. Kararda, TCK'nın 43/1. maddesinde suçun zincirleme şekilde işlenmesi halinde cezanın 1/4'ten 3/4'üne kadar artırılabileceği belirtiliyor. Ayrıca, TCK'nın 3. maddesinin 1. fıkrasındaki \"Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur\" şeklindeki yasal düzenleme uyarınca eylem sayıları dikkate alınarak cezanın tayin edilmesinin gerekliliği ifade ediliyor. Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nin 34/1, 230/1 ve 289/1-g maddeleri uyarınca ise mahkeme kararlarının sanığın, katılanın ve Cumhuriyet savcısının talep ve savunmalarını karşılayacak biçimde olması, mahkemenin ulaştığı kanaat ve takdirin yeterli şekilde açıklanması gerektiği belirtiliyor. Kararda ayrıca, TCK'nın 53/5. maddesinin uygulanmamasının kazanılmış hak niteliğinde olduğu ifade edilerek, sanık hakkında hak yoksunluğuna ve TCK'nın 53/1-a madde-fıkra-bendindeki tüm hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmasına hükmedilmesi gerektiği vurgulanıyor. TCK'nın 62. maddesi uyarınca uygulanacak takdiri indirim nedenlerine de dikkat çekilen kararda, lehe hükümlerin uygulanması talebine rağmen sanığın ileride suç işleme konusunda olumlu kanaat uyandırmadığı için verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdir edilemeyeceği ifade ediliyor.