Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir petrol kaçakçılığı suçuyla ilgili karar temyiz edilmiştir. Gümrük İdaresi vekilinin, suçtan doğrudan zarar görmediği için davanın kendisi için hüküm temyiz yetkisi vermemesi sebebiyle temyiz talebi reddedilmiştir. Sanığın savunmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması isteği dikkate alınarak, sanığın kamu zararı olarak ödememesi gereken miktar hakkında yanlış bilgilendirildiği için hükmün açıklanmasının geri bırakılması için yer olmadığına karar verilmiştir. Sanık hakkında verilen hapis cezasının ertelenmesi kararına rağmen, CMK'ya aykırı bir şekilde uygulanmıştır. Ayrıca, ele geçirilen kaçak akaryakıtın müsaderesi gerekmekteydi ancak kararda belirtilen şekilde hüküm tesisi yapılmamıştır. Gümrük İdaresi'nin katılma hakkı bulunmadığına rağmen, lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. TCK'nun 53. maddesi uyarınca, sanık hakkında cezanın infazı tamamlanana kadar hak yoksunluğu uygulanması gerektiği belirtilmemiştir. Bu sebeple, kararın yasalara aykırı olduğu gerekçesiyle temyiz başvurusu kabul edilerek, kararın bozulmasına karar verilmiştir. Detaylı olarak, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürl