Mahkeme kararında, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan mahkumiyet kararı verildiği belirtiliyor. Ancak, sanığın bu suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin araştırılması gerektiği ifade ediliyor. Ayrıca, kararda belirtilen kanun maddelerine göre, sanık hakkında aynı suçtan başka bir davası yoksa veya daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında bu suçu işlememişse, hükümden sonra \"hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına\" karar verilebileceği belirtiliyor. Ancak, sanığın daha önce işlediği bir suç nedeniyle yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında bu suçu işlediği durumda, ikinci suçtan açılan davada kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle davanın düşmesine karar verilebileceği belirtiliyor. Kararda, 191. madde hükümleri çerçevesinde \"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\" ve CMK'nin 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca \"davanın düşmesi\" kararlarına atıfta bulunuluyor. Kararda detaylı olarak açıklanan kanun maddeleri şunlardır: \n- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi \n- 6545 sayılı Kanun'un 85. maddesi \n- 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası \n- CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası.