Hükümlü 2001 yılında hırsızlık suçundan mahkumiyet aldı ve daha sonra verilen ek kararda dava zamanaşımının söz konusu olmadığı gözetilmeden, kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. Ancak bu karar hukuken geçersiz olduğundan bozuldu. Ayrıca, lehe olan yasanın belirlenmesi için takdir hakkının kullanılması gerektiği için duruşma yapılması gerektiği, ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezaların birbirleriyle karşılaştırılması sonucunda lehe yasanın belirlenmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri ise şöyle: 5252 sayılı Kanun'un 9/1, 5237 sayılı TCK’nın lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın da karar verilebileceğini öngörmüştür. Ancak lehe olan yasanın belirlenmesi herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa veya sonraki yasa ile cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin hükümlerin uygulanması olanağı doğmuşsa yargılamasının duruşmalı yapılması zorunludur. 5237 sayılı TCK’nın 7/2 ve 5252 sayılı Kanun’un 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilmelidir. Ayrıca, 765 sayılı TCK\"nın 491/4