"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.10.2014 gün ve 2014/282 Esas - 2014/356 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 27.06.2018 gün ve 12704 Esas - 11561 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili ve Fer"i müdahil davacı ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tavzih isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, üzerinde irtifak şerhi de bulunan 3507 ada 11 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak Hazine tarafından açılan kadastral parselin ihyası davası sonunda, " imar uygulaması idare mahkemesinçe iptal edildiğinden 3507 ada 11 nolu parselle ilgili imar uygulaması sonucunda davalılar adına oluşan parsellerin tapusunun iptali ile eski kadastro sicilindeki gibi tapuya tesciline" karar verdildiği ve kararın kesinleştiği görülmektedir.
Hazine, anılan hükmün infazını sağlamayadıklarını ileri sürerek tavzih talebinde bulunmuş ve " şuyulandırma yoluyla oluşan 6068 ada 2 parsel sayılı 2362/2400 hissesi davalı ... Belediyesi adına, 38/400 hissesi davalı ... adına oluşan tapu kaydının iptali ile, 3507 ada 11 nolu parselin eski kadastral sicildeki gibi irtifak hakkı ile birlikte Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline" şeklinde tavzih kararı verilmesini istemiştir.
Gerçekten, kesinleşen hükmün infaza yeter açıklık taşımadığı ve tavzihe muhtaç bulunduğu anlaşılmakla olup; bu husus mahkemece de benimsenmiş ve tavzih talebi kabul edilerek; " Davaya konu ... 3507 ada, 11 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili İmar uygulamaları idare mahkemesince iptal edilmiş olup kesinleştiğinden bu parsel ile ilgili davalılar adına oluşturulan tapu kaydının iptali ile eski 890 parsele dönüştürülmesine, ( ... ( .... Elektrik A.Ş."nin) ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/784 Esas 1993/31 Karar sayılı dosyası ile bu parseldeki 22724 m2 alanın kamulaştırılmasına ilişkin kararın dikkate alınmak sureti ile buradaki kamulaştırma ve irtifak hakkı belirtilerek tapu kaydına işlenmesine)" şeklinde hüküm oluşturulmuştur.
Ne var ki, mahkemece oluşturulan bu tavzih kararı hüküm fıkrasını değiştirecek içerik taşıdığından 1086 sayılı HUMK"nin 455. ve 6100 sayılı HMK"nin 305/2. maddelerine aykırıdır.Nitekim değinilen aykırılık tavzih kararının temyizi üzerine Dairece verilen bozma kararında da vurgulanmıştır. Başka bir ifadeyle Dairece, kesinleşen hükmün tavzihe ihtiyaç göstermediğine değil, oluşturulan tavzih kararının hükmü değiştirecek nitelikte olamayacağına işaret edilmiştir.
Buna rağmen, mahkemenin bozmaya uyarak verdiği " tavzih talebinin reddine" ilişkin kararı Dairece onanmıştır.
Oysa, mahkemece yapılacak iş; Hazinenin tavzih isteğini karşılayacak ve hükme infaz kabiliyeti kazandıracak içerikte bir tavzih kararı oluşturmaktan ibarettir.
Anılan husus, Hazinenin ve fer"i müdahilin karar düzeltme isteği üzerine yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, karar düzeltme isteğinin HUMK"nin 440. maddesi uyarınca kabulüne, Dairenin 27.06.2018 tarihli ve 12704-11561 sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına, yerel mahkemenin 28.10.2014 tarihli ve 282/ 356 sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.