Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3620 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3620 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/3620 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2019/3620

KARAR NO : 2020/4259

KARAR TARİHİ : 21.09.2020

1. Hukuk Dairesi         2019/3620 E.  ,  2020/4259 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, dava konusu 1401 parseli 1990 yılında davalı ile birlikte satın aldıklarını ancak taşınmazın mirasbırakanları ... adına tescil edildiğini, sonrasında davalı kardeşinin mirasbırakanın hastalığından istifade ederek ve mirasbırakanı kandırarak taşınmazı satış suretiyle edindiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/2 payının adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, "…Bilindiği üzere, maddi vakıayı bildirmek taraflara hukuki nitelendirmeyi yapıp ona en uygun kanun maddesini uygulamak hakime aittir. Somut olayda her ne kadar mahkemece hukuki dayanak muris muvazaası olarak değerlendirilerek davanın davacının miras payı oranında kabulüne karar verilmişse de; iddianın içeriğinden ve ileriye sürülüş biçiminden (davacı taşınmazın kendi parası ile alındığını ancak mirasbırakan adına tescil edildiğini ileri sürmüştür) davada muris muvazaasına değil inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı açık olup 05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu türlü iddiaların yazılı belge ile kanıtlanması zorunludur. İddiasını yazılı belge ile kanıtlayamayan kimsenin 6100 sayılı HMK."nun 202.maddesi gereğince delil başlangıcı sayılabilecek nitelikte banka kaydı, ihtar vs. gibi bir delilin varlığı halinde iddiasını her türlü delil ile kanıtlamasının mümkün olacağı tartışmasızdır. Ne var ki; yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde bakıldığında davacının yazılı bir belgesi bulunmadığı gibi delil başlangıcı sayılacak bir bulgunun da var olmadığı sabittir. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    -KARAR-
    Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.00. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.