"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair hükme yönelik istinaf
başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından, sanık ..."ın, sanık ... ve müdafilerinin, sanık ..."in, sanık ..."ın, sanık ... müdafiin, sanık ..."ın, sanık ... ve müdafiin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ilgili olarak;
Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanıklar ..., ..., ... yönünden ... tespit ve değerlendirme tutanakları beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ..."ın, sanık ... ve müdafiin, sanık ... ve müdafiilerinin, sanık ... ve müdafiin, sanık ... ve müdafiin, sanık ... ve müdafiin, sanık ... ve müdafiin, sanık ... müdafiin, sanık ... müdafiin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup, yakalanma ile temadi kesileceğinden, Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli karar başlığında suç tarihinin yakalanma tarihleri olan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... yönünden ""18.08.2016"" yerine ""15.07.2016"", sanıklar ..., ..., ... yönünden ""12.10.2016"" yerine "15.07.2016" olarak yazılması,
2-Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK"nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK"nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ve müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususların 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; gerekçeli karar başlığında ""15.07.2016"" olarak yazılan suç tarihinin sanıkların yakalandıkları tarihler olan ..., ..., ..., ..., ..., ... yönünden ""18.08.2016"", sanıklar ..., ..., ... yönünden ""12.10.2016"" olarak yazılması ile sanıklar açısından kurulan hükümlerin beşinci fıkralarından "delaletiyle TCK"nın 58/6. maddesi" bölümlerinin çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... yönünden;
UYAP ortamından alınıp, dosya içine konulan nüfus kaydına göre sanığın hükümden sonra, temyiz aşamasında 11.09.2019 tarihinde öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK"nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, diğer yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA,28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.