Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 12. Ceza Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/6761 Esas 2022/1601 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/6761 Esas 2022/1601 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/6761 Esas 2022/1601 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 12. Ceza Dairesi

ESAS NO : 2021/6761

KARAR NO : 2022/1601

KARAR TARİHİ : 02.03.2022

12. Ceza Dairesi         2021/6761 E.  ,  2022/1601 K.


    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal
    Hüküm : TCK'nın 134/1-1, 134/1-2, 53/1-2-3, CMUK’un 326/son maddeleri gereğince mahkumiyet

    Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Mahalli mahkemece şantaj suçundan kurulan 07.01.2015 tarihli mahkumiyet hükmünün Yargıtay 8. Ceza Dairesince incelenip, “…Sanıkların mağduru zorla araca bindirerek bir bahçede darp ettikten sonra belden yukarısı çıplak haldeki görüntülerini telefonla kayda almaktan ibaret eylemlerinin TCK.nın 134/1. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğu gözetilerek bu suçtan mahkumiyetleri yerine, yazılı şekilde şantaj suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi…” nedenine dayalı olarak, 16.06.2020 tarihli, 2019/7339-2020/13474 sayılı ilamla bozulmasına karar verildiği ve bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.10.2021 tarihli tebliğnamesi ile dosyanın Dairemize gönderildiği belirlenerek yapılan incelemede:
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre;
    Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 81. maddesi ile yapılan değişiklikten önce ve suç tarihinde yürürlükte bulunan TCK’nın 134. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde özel hayatın gizliliğini ihlal başlığı altında yaptırıma bağlanmış olup, TCK'nın 66/1-e maddesi gereğince anılan suçun olağan zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, TCK’nın 67/4. maddesi göz önünde bulundurulduğunda kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, TCK'nın 66/1-e ve 67/4. maddeleri gereğince belirlenen 12 yıllık olağanüstü zamanaşımının, 05.08.2009 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, CMK'nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar da bulunmadığından, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, sair yönleri incelenmeksizin hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanık hakkındaki davanın TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, adli emanetin 2012/2663 sırasında kayıtlı “Istampa mühürlü zarf içerisinde 4 adet CD'nin DOSYADA DELİL OLARAK SAKLANMASINA, 02.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.