Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/19662 Esas 2013/18060 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/19662 Esas 2013/18060 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/19662 Esas 2013/18060 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 3. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2013/19662

KARAR NO : 2013/18060

KARAR TARİHİ : ......2013

3. Hukuk Dairesi         2013/19662 E.  ,  2013/18060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE ... MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde, davalıya 1086 ada ... parsel üzerinde 2981 sayılı yasa gereğince, hak sahibi kabul edilerek tapu tahsis belgesi verildiğini, yapılan imar ıslah planı uyarınca, 2100 ada ... parselin tahsis edilerek belediyece davalıya satıldığını, davalının bu taşınmazı ........2002 tarihinde .... şahsa satarak mülkiyetini devrettiğini, ancak yapılan araştırmada bu yerin hiç bir zaman gecekondu olarak kullanılmadığı, davalının babası tarafından tütün damı olarak inşa edildiğini, hasat zamanında da tütün kurutma yeri olarak kullanıldığı, Davalının hiçbir zaman burada ikamet etmediği hak sahibi olma şartlarını taşımadığı, anlaşıldığından 2981 sayıl Yasa gereğince lehine düzenlenen tapu tahsis belgesinin iptal edildiğini, bu nedenle davalının 2100 ada ... parseldeki mülkiyeti kazanımının yasal dayanaktan yoksun hale geldiğini beyanla, sebepsiz kazanım olan 100.000 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davalının taşınmazı dava dışı belediyeden bedelini ödemek suretiyle iyi niyetle satın aldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, verilen bu karar Dairemizin 2010/11475 E. ve 2010/11894 K. sayılı kararı ile ve "...2981 sayılı Yasada, tahsisin şartları belirtilmiş, .../b maddesinde "hak sahibi olmadığı halde tapu verilen kişilerin tapuları res"en iptal edilir" hükmü ile tahsis kararının iptal edileceği hükme bağlanmıştır. İşte olayımızda da, sözü edilen yasal prosedür işletilmiş, ancak taşınmazın davalı tarafından .... kişiye satıldığı anlaşılmıştır. Davalı taşınmazı .... kişiye satmış olmakla, satış bedeli kadar zenginleşmiştir. Bu durumda davalının taşınmaza malik olmadığı koşulu kesinleşmiş bulunmakla, bu davanın reddi doğru görülmemiştir." gerekçesi ile bozulmuştur.

    Mahkeme tarafından bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş,bu karar ise gene Dairemizin 2012/1279 E. ve 2012/7551 K. sayılı kararı ve " ...ancak, geçerli hukuki sebep ile malik olmadığı taşınmazı .... kişiye devretmekle, taşınmazın rayiç bedelini hak sahibi malike ödemekle yükümlü hale gelmiş ise de, davalının bu taşınmazı edinmek üzere, belediyeye ödediği satış bedelinin, davalı tarafından taşınmazın .... kişiye satıldığı tarihe kadar ulaştığı alım gücü değerinin ne olacağı denkleştirici ... kuralı ilkesine göre belirlenerek, bu bedelin taşınmazın .... kişiye satıldığı tarihteki rayiç değerinden indirilmesi suretiyle bulunacak bedele hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir." gerekçesi ile ikinci defa bozulmuş, bu karara karşı davacı vekili tarafından yapılan karar düzeltme talebi üzerine, bu talep kabul edilerek, Dairemizin 2012/16257 E. ve 2012/24354 K. sayılı ilamı "...Davalının satışta yasal koşulları taşımaması nedeni ile hak sahibi olmadığı halde, yasal düzenlemeler ve satış koşullarına uygun düşmeyen davalı beyanı ile satışan yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalı adına yapılan bu satışın yasal koşulları taşımadığı, adına olan tapu tahsis belgesinin iptal edilmesi ile ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, davalı yanıltıcı beyanı ile, adına tapu tahsis belgesinin düzenlenmesini sağladığından, iyi niyetli olarak kabul edilemez. O halde, taşınmazın rayiç değerinin davalının taşınmaz için ödediği bedelin güncellenmeden ödediği miktar kadar düşülmesi suretiyle mahsup edilerek, alacağın hüküm altına alınması gerekir, gerekçesi ile bozulması gerekirken, başka nedenler ile bozulması doğru görülmemiştir." gerekçesi ile dosya bozularak mahalline iade edilmiştir.
    Mahkemece, Dairemizin bu bozma kararlarına uyulması neticesinde yapılan yargılama sonucu, davanın kısmen kabulü ile 38.472,25 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, yukarıda izah edilen Dairemizin bozma kararlarından da anlaşılacağı üzere, davalının bu taşınmazı edinmek üzere, belediyeye ödediği satış bedelinin, davalı tarafından taşınmazın ....kişiye satıldığı tarihe kadar ulaştığı alım gücü değerinin ne olacağı denkleştirici ... kuralı ilkesine göre belirlenerek, bu bedelin taşınmazın .... kişiye satıldığı tarihteki rayiç değerinden indirilmesi suretiyle bulunacak bedele hükmedilmesi gerekirken, ez cümle mahsup işlemi yapalırken, dava konusu taşınmazın ....kişiye satıldığı tarihteki rayiç değerinin esas alınması gerekirken, mahkemece taşınmazın dava tarihindeki değerini esas alarak mahsup işlemi yapması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ........2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.