Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6673 Esas 2009/7394 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6673 Esas 2009/7394 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/6673 Esas 2009/7394 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2009/6673

KARAR NO : 2009/7394

KARAR TARİHİ :

1. Hukuk Dairesi         2009/6673 E.  ,  2009/7394 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ÖDEMİŞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/03/2009
    NUMARASI : 2007/384-2009/153

      
    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden  paydaşı  olduğu 378  parsel sayılı  taşınmazına  komşu parsel maliki  davalının yaptığı evin tecavüzlü  olduğunu ve davalının bir kısım yeri sahiplenerek  kullanımını  engellediğini ileri sürerek elatmanın  önlenmesi, yıkım ve ecrimisile  karar verilmesini  istemiştir.
    Davalı, davacı  taşınmazını  yapılan  ölçümden  sonra  kullanmadığını,  kadastrodaki   kaymalardan dolayı  tecavüzün  meydana  geldiğini  belirtip, davanın reddini  savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine  karar verilmiştir.
    Karar, davacılar  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    Dava, çaplı  taşınmaza  elatmanın  önlenmesi; yıkım ve  ecrimisil  isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın  reddine  karar verilmiştir.
    Dosya  içeriğinden,toplanan delillerden; çekişme  konusu 378  parselde  davacı ve dava dışı  kişilerin  paydaş  bulundukları, davalının ise  380  parselin  maliki  olduğu  anlaşılmaktadır.
    Davacı, paydaşı  bulunduğu  taşınmazına  davalının  yapdığı evin  tecavüzlü  olduğunu ve  bir kısım  yeri  de  sahiplenerek   kullanımına engel  olduğunu ileri  sürerek  eldeki  davayı  açmıştır.
    Yapılan  araştırma, inceleme ve  keşif sonrası  alınan  bilirkişi  raporları  ile  davalının  davacı  taşınmazına  fiilen  elatmadığı  saptanmış, mahkemece  bilirkişi  raporları  doğrultusundan  davanın  reddine  karar  verilmiştir                                              

    Ne var ki, elatmanın  sadece fiilen  kullanma  şeklinde  değerlendirilmemesi taşınmaza  fiili  bir  elatma  olgusu  bulunmasa dahi  kullanıma  engel olmak ve hak  iddia   etmenin de  müdahale  olduğu kuşkusuzdur.Dosya kapsamı  ile  çekişme  konusu yerin  davacının  kullanmasına  davalı  tarafından  engel  olunduğu  sabittir.
    Hal böyle olunca, davanın kabulüne  karar  verilmesi gerekirken, delillerin  takdirinde  yanılgıya  düşülerek  yazılı  olduğu üzere  hüküm  kurulması doğru değildir. Davacının  temyiz  itirazları  yerindedir. Kabulü  ile hükmün  açıklanan  nedenlerden  ötürü HUMK"nun  428. maddesi  gereğince  BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.6.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.