"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : VAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2008
NUMARASI : 2003/326-2008/162
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, ıslah ettiği dava dilekçesinde, 329 parsel sayılı taşınmazı üzerindeki binayla birlikte davalıların maliki olduğu 330 nolu parselle aralarındaki sınır belirlenmiş vaziyette satın aldığını, aradan yıllar geçtikten sonra davalıların evin kendi arsalarına tecavüzlü olduğunu iddia ettiklerini, arsalarda kayma bulunduğunu, yapının değerinin arazi değerinden çok fazla olup satın alırken davalıların sınır ihlali konusunda itirazları bulunmadığını ileri sürüp Türk Medeni Kanununun 724. maddesi uyarınca arazinin uygun bir bedel karşılığında adına tescilini ve davalı Mustafa"nın elatmasının önlenmesini istemiştir.
Davalılar, karşı davalarında; kayden paydaşı oldukları taşınmaza karşı davalının binasının ve ağaçlarının tecavüzlü olduğunu, foseptik çukuru ve kuyu kazdığını, ayrıca 330 nolu parselin bir kısmını da yol olarak kullandığını ileri sürüp asıl davanın reddini savunarak yola ve taşınmazlarına elatmanın önlenmesi ve yıkım istemişlerdir.
Mahkemece, temliken tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.7.2009 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat E... Ç... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vs. vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmAya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, temliken tescil ve elatmanın önlenmesi, karşı dava çaplı taşınmaza ve yola elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonunda Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde öngörülen koşulların asıl davacı yönünden gerçekleşmediği saptanmak suretiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Buna göre davacının temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.
Davalılar-karşı davacıların temyiz itirazlarına gelince; mahkemece karşı dava kabul edilmek suretiyle davacılar yararına (karşı davanın davacıları) avukatlık ücretine hükmedilmiş ise de, davalar birleşse veya HUMK"nun 203. maddesi uyarınca karşı dava açılsa dahi, müstakil hüviyetlerini koruyacağında kuşku yoktur. Bir başka ifadeyle kurulacak hüküm sonucunda her bir dava için ayrı ayrı avukatlık ücreti gerektireceği tartışmasızdır.Ne var ki, mahkemece temliken tescil isteği reddedildiği halde reddedilen bu dava yönünden davada vekille temsil edilen karşı taraf yararına avukatlık ücreti tayin ve takdir edilmemiş olması isabetsizdir.
Davalılar-karşı davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.12.2008 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 625.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,14.7.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.