Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/8048 Esas 2010/11410 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/8048 Esas 2010/11410 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/8048 Esas 2010/11410 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2010/8048

KARAR NO : 2010/11410

KARAR TARİHİ :

1. Hukuk Dairesi         2010/8048 E.  ,  2010/11410 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/04/2010
    NUMARASI : 2009/494-2010/280

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davaya konu tescil harici taşınmazın 3402 Sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca Hazine adına tescilini istemiştir.
    Davalı Belediye, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, 3402 Sayılı Yasanın 18.maddesindeki koşulların gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar  verilmiştir.
    Karar, davalı Belediye  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, 3402 Sayılı Yasa"nın 18.maddesine dayalı tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, yerleşim alanına yakınlığı nedeniyle taşınmazdan ekonomik fayda sağlanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu taşınmaz hakkında daha önce gerçek kişiler tarafından açılan 2007/285 es. s. zilyetliğe dayalı tescil davasının, iktisap koşullarının geçekleşmediği gerekçesiyle reddedildiği ve derecattan geçerek kesinleştiği görülmektedir.
    Hazine, aynı taşınmaz hakkında bu kez Belediye ile 2007/285 es. s. davanın davacıları aleyhine eldeki davayı açmış ve 3402 Sayılı Yasa"nın 18. maddesine dayanmıştır.
    Bilindiği üzere, 3402 Sayılı Yasa"nın 18/1. maddesinde “... tescile tabi bulunan taşınmaz mallar ile tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerler Hazine adına tespit olunur.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, aynı Yasa"nın 16/C maddesi de “Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kayalar, tepeler, dağlar (bunlardan çıkan kaynaklar) gibi, tarıma elverişli olmayan sahipsiz yerler ile deniz, göl, nehir gibi genel sular tescil ve sınırlandırmaya tabi değildir, istisnalar saklıdır.” hükmünü içermektedir.
    Somut olayda, çekişmeli taşınmazın kadastro sırasında tespit harici bırakıldığı, keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporundan da, Devletin hüküm ve tasarufu altındaki yerlerden olup halen taşlık-kayalık özelliğini sürdürdüğü ve özel mülkiyete konu olamayacağı, ayrıca bölgede uygulamaya konulmuş bir imar işleminin de bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, taşınmazın 3402 Sayılı Yasa"nın 16/C maddesi kapsamında kaldığı ve aynı Yasa"nın 18/1. maddesindeki tescil koşullarının oluşmadığı gözetilerek davanın reddedilmesi gerekirken tescile hükmedilmesi isabetsizdir.
    Davalı Belediyenin, temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  03.11.2010  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.