Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/244 Esas 2010/528 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/244 Esas 2010/528 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/244 Esas 2010/528 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 1. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2010/244

KARAR NO : 2010/528

KARAR TARİHİ : 25.1.2010

1. Hukuk Dairesi         2010/244 E.  ,  2010/528 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 12/05/2009
    NUMARASI : 2007/463-2009/158

    Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden paydaş oldukları 11 parsel sayılı taşınmaza davalılara ait binanın tecavüzlü olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalılar, iyiniyetli olduklarını, tecavüzlü bölümün yıkımının binaya zarar vermesi halinde ,bu kısmın temliken tescilini aksi halde enkaz bedeli ve yıkım masraflarının davacılar tarafından ödenmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece, davacılar tarafından depo edilen muhtesat bedelinin davalılara ödenerek elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, muhtesat bedeli davalılara ödenmek suretiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; özellikle eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden dava konusu 23312 ada 11 parsel sayılı taşınmazda davalıların kayden paydaş oldukları, davalıların miras bırakanı Ş. A."un ise komşu 12 parselde paydaş olduğu, davalıların savunmalarından tecavüzlü yapının davalıların miras bırakanı Ş."ye ait olduğu veraset ilamına göre de dava dışı mirasçıların bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Davada, elatmanın önlenmesi isteğinin yanı sıra yıkım isteğinde de bulunulduğuna göre, davanın bu niteliği itibariyle ve Türk Medeni Kanununun 684, 718 ve 722 maddelerinde öngörüldüğü üzere, üst arzın mülkiyetine tabi olduğundan, çekişmeli taşınmazda mütemmim cüz niteliğindeki yapıların akibeti belli edilinceye kadar, bu tür uyuşmazlıklarda paydaşların tümünün davada yer almaları zorunludur.
    Ne var ki, tecavüzlü yapının bulunduğu 12 parsel sayılı taşınmazın tüm paydaşlarının davada taraf edilmediği görülmektedir.
    Hal böyle olunca, davada yıkım isteğinin bulunduğu gözetilerek davacılara çekişmeli taşınmazın diğer paydaşlarına husumetin yöneltilmesi için olanak tanınması, davanın görülebilirlik koşulu olan taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası yönünden bir hüküm kurulması gerekirken değinilen usuli eksiklik giderilmeden yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.1.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.