"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Artırımı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından; her iki dava yönünden, davalı-davacı (kadın) tarafından ise; vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı-davalı kocanın boşanmanın reddine ve kadının boşanma davasında da vekalet ücretine yönelik temyizlerinin incelenmesinde;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı-davalı kocanın nafaka davası, davalı-davacı kadının nafaka davasındaki yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyizlerinin incelenmesine gelince;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de; bu Kanuna, 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddede; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin ve bu mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar, 1086 sayılı Kanunun 5236 sayılı Kanunla yapılan değişliklikten önceki 427 ila 454"üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı” öngörüldüğünden, kararın temyizİ kabil olup olmadığı 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre belirlenmelidir. Buna göre :
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 14.07.2004 gün ve 5219 sayılı yasa ile değişik 427/2. maddesi ile, taşınır mal ve alacak davalarında temyiz edilebilirlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL."ye çıkarılmıştır. Geçici 3. maddede, 1086 sayılı Kanunun 5236 sayılı Kanunla değpişiklikten önceki 427 ila 454"ncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığına göre, temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde 5236 sayılı Kanunun Ek 4. maddesindeki “yeniden değerleme oranına göre artışa” ilişkin düzenleme dikkate alınmamıştır
Hukuk Genel Kurulunun 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında da nafaka davalarında temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceğini açıklanmıştır. Benimsenen bu ilkeler doğrultusunda gerek temyiz, gerekse karar düzeltmeler de üst sınır yıllık nafaka miktarıyla belirlenmelidir.
Somut olayda hükmedilen yıllık nafaka miktarı 1.820 TL."yi aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince temyiz edilebilme sınırı altında kalan nafaka takdirine ilişkin karar kesindir. Bu itibarla, temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz talebinin REDDİNE, sair temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın ..."ye yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının Fedai"ye geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.01.2014(Salı)