Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11766 Esas 2017/7747 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11766 Esas 2017/7747 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11766 Esas 2017/7747 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 3. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2017/11766

KARAR NO : 2017/7747

KARAR TARİHİ : 23.05.2017

3. Hukuk Dairesi         2017/11766 E.  ,  2017/7747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin, 01/02/2009 tarihli sözleşme ile davalıya ait taşınmazı kiraladığını, kiralananın iyileştirilmesi amacıyla bir çok imalat/masraf yapıldığını belirterek iyileştirme amaçlı olarak yaptığı imalat, bedelinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 24.767.TL"nin tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 23.854,35 TL"nin 5.000,00 TL"sinin dava tarihinden bakiye kalan kısmının ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava ehliyeti, kişinin bizzat veya vekili aracılığıyla bir davayı davacı veya davalı olarak takip etme ve usulü işlemleri yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir; dolayısıyla, medeni hakları kullanma ehliyetine (fiil ehliyetine) sahip gerçek ve tüzel kişiler dava ehliyetine de sahiptirler. Tüzel kişiliğin son bulması ile artık eski tüzel kişinin taraf ehliyeti de son bulur. Taraf ehliyeti kamu düzeni ile ilgili olup hakimin bu hususu re"sen göz önünde bulundurması zorunludur.
    Somut olayda, yargılama devam ederken, davacı şirketin kaydının ticaret sicilinden resen silindiği anlaşılmıştır. Mahkemece, bu husus değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucunda ticaret sicilinden resen silinen davacı şirket hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.