"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma (Her iki sanık hakkında)
b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma (Sanık ... hakkında)
Hüküm : Mahkûmiyet
b) Sanık ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kurulan hükmün bozulması
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, 13.06.2011, 20.06.2011, 10.07.2011 ve 13.07.2011 tarihlerinde aynı suçu dört kez işleyen sanık ... hakkında, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile eleştiri dışında diğer yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.05.2013 tarih ve 2013/280-250 sayılı, aynı tarih 2012/1536 esas, 2013/251 karar sayılı ve 01.10.2013 tarih ve 2013/444-402 sayılı kararında da belirtildiği üzere 5560 sayılı Yasa ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmış olan sanık hakkında, birinci fıkraya göre doğrudan hapis cezası verilmesi veya birinci fıkraya göre cezaya hükmedilmeden ikinci fıkra gereğince sadece tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi ya da altıncı fıkranın yollaması uyarınca birinci fıkradaki ceza ile birlikte ikinci fıkradaki tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi öngörülmüş olup; bu üç seçenekten biri uygulanırken yasal gerekçe gösterilmesi, gerekçenin somut olgulara ve sanığın davranışlarına bağlı olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında gerekçesi belirtilmeden TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca hapisle birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi,
2- Sanık hakkında sonuç olarak 1 yıl hapis cezasına ayrıca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına hükmolunduğu, 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinin yedinci fıkrasına göre sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyması durumunda hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağı ve bu durumun “özel bir erteleme” niteliğinde olduğu, TCK’nın 53. maddesinin dördüncü fıkrasında kısa süreli hapis cezası ertelenmiş olan kişiler hakkında aynı maddenin birinci fıkrasının uygulanmayacağının öngörüldüğü gözetilmeden; sanığın TCK"nın 53. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haklardan yoksun bırakılmasına hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
10.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.