"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 62/1, 52/2, 51. maddeleri uyarınca erteli 10 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ile katılanın suç tarihinden önce imam nikâhı olarak adlandırılan dini törenle evlenerek birlikte yaşamaya başladıkları, yaklaşık 1 ay devam eden evlilik sürecinde katılanın yaklaşık 2.600 TL değerinde ziynet eşyasını satın alarak sanığa verdiği, suç tarihinde temyiz dış sanık ... ile birlikte hareket eden sanığın evde uyumakta olan katılanın cebinden katılanın bilgi ve rızası dışında 8.000 TL parayı alarak sanık ...’le birlikte kaçtığı, bu şekilde sanığın üzerine atılı “dolandırıcılık” suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın aşamalardaki savunmalarına, katılan beyanına, tanık anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; suç tarihinde temyiz dışı sanık ... ile birlikte hareket ederek katılana ait ceketin cebinde yer alan 8.000 TL parayı katılanın bilgi ve rızası dışında alan sanığın bu eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinde karşılığını bulan nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,
2-21/08/2009 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 25/08/2009 olarak gösterilmesi,
3-Kabule göre de;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarihli ve 2007/10-108 Esas, 2007/152 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.