"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nın 207/1, 43, 62, 53 maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis ve hak yoksunluğu;
TCK"nın 155/2, 43/1, 62/1, 52 ve 53 maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis, 33.320 TL adli para cezası ve hak yoksunluğu
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, olay tarihinde katılan şirkette muhasebe sorumlusu olarak çalıştığı, bu görevi gereği zarf içerisinde kendisine gelen paraları bankaya yatırması gerekirken zarf ve şirkete ait bir kısım özel belgelerin üzerine şirket müdürü ..."ın paraf ve imzasını taklit ederek toplam 39.300,084 TL’yi uhdesine geçirdiği, bu suretle zincirleme şekilde özel belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia olunan olayda,
1-Sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Sanık savunması, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı itibariyle; sanığın üzerine atılı suçun sabit olduğu yönündeki mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53 maddesi ile ilgili hak yoksunlukların Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde ise,
Sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı itibariyle; sanığın üzerine atılı suçun sabit olduğu yönündeki mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz istemlerinin reddine ancak;
a- Sanığın kovuşturma başladıktan sonra katılan şirket zararını kısmen giderdiğinin dosya kapsamından anlaşılması ve katılan şirket vekilinin de hüküm verildikten sonra gönderdiği 17.04.2015 tarihli dilekçesinde zararın tamamen giderildiğini ve şikâyetten vazgeçildiğini beyan etmesi karşısında, zarar miktarı tespit edildikten sonra zararın tamamen giderilmesi hususunun hükümden önce gerçekleşip gerçekleşmediğinin ve kısmi giderme halinde ise rızası olup olmadığının katılan şirket yetkilisinden sorularak sonucuna göre sanık hakkında TCK"nun 168. maddesinde belirtilen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b- TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.