"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile; TCK’nın 179/3-2, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık tarafından tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 179/3-2, 62/1. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Çankırı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/03/2016 tarihli ve 2016/2 esas, 2016/156 karar sayılı kararının 21/03/2016 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 31/01/2018 tarihinde TCK"nın 179/3-2 maddesinde tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve Çankırı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 19/06/2018 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Çankırı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2018 tarihli ve 2018/875 Esas, 2018/928 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, mahkum olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezasının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olduğu belirtilmiş olmasına karşın, sanığın suç tarihi itibariyle hapis cezası mahkumiyetini içerir sabıkasının bulunmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında tayin olunan 25 gün hapis cezasının, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse dahi aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiğinin yasal zorunluluk olduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.