"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece "davalının kusurlu davranışları sonucu evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, davacı (koca)"ya atfedilebilecek bir kusurun ispat olunamadığı" kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Oysa davalı (kadın) tarafından, davacı aleyhine bu davadan önce 22.02.2012 tarihinde nafaka davası açıldığı ve "ayrı yaşamakta ve nafaka talep etmekte haklı olduğu" kabul edilerek lehine Türk Medeni Kanununun 197"nci maddesi gereğince nafakaya hükmolunduğu, bu kararın da kesinleştiği görülmektedir. Davacı, duruşmada nafaka kararının varlığına değinmiştir. O halde nafaka davasında davalı yararına nafaka bağlanmasını gerektirici sebep ve delillerin eldeki boşanma davasında toplanan delillerle birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan, eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 10.02.2015 (Salı)
Davacı (koca), davalı (kadın) aleyhine boşanma davası açmış, davalı cevap vermediği gibi, duruşmalara da katılmamıştır.
Mahkemece, davalı (kadın) tam kusurlu kabul edilerek tarafların boşanmasına, müşterek çocukların velayetinin davalı (kadın)"a verilmesine karar verilmiştir.
Karar davalı (kadın) tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı (koca) 31.12.2013 tarihli duruşmada eşi tarafından nafaka davası açıldığını, 325.00 TL nafakaya hükmedildiğini bildirmiştir.
Davacı vekili 17.03.2014 tarihinde, mahkeme ara kararı üzerine, ... 1. Aile Mahkemesinin 2012/158 Esas sayılı nafaka ilamını sunmuştur. Mahkemece, bu ilamda davalı (kadın) ve müşterek çocuklar için toplam 325.00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş olduğundan, ayrıca tedbir nafakası verilmemiş, velayeti anneye verilen müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedilmiştir.
Davacı, delilleri arasında ... 1. Aile Mahkemesinin 2012/158 Esas sayılı nafaka dosyasına dayanmadığı gibi, davalı hiç delil bildirmemiştir.
Sayın çoğunluk tarafından "davalı (kadın) tarafından davacı aleyhine 22.02.2012 tarihinde nafaka davası açıldığı ve "ayrı yaşamakta ve nafaka talep etmekte haklı olduğu" kabul edilerek Türk Medeni Kanununun 197. maddesi gereğince nafakaya hükmolunduğu, bu kararın da kesinleştiği anlaşılmakla, nafaka davasında davalı yararına nafaka bağlanmasını gerektirici sebep ve delillerin eldeki boşanma davasında toplanan delillerle birlikte değerlendirilerek, sonucu uyarınca karar verilmesi gerektiğinden" bahisle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Dava kamu düzenine ilişkin bir dava olmadığı gibi, mahkemece, resen delil toplanmasını gerekli kılar nitelikte bir dava da değildir. Bu nedenle gerek davalı, gerekse davacı tarafından delil olarak dayanılmayan nafaka dosyasındaki "nafaka bağlanmasını gerektirici sebep ve delillerin" davacı aleyhine değerlendirilmesi amacıyla mahkeme kararının bozulması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkeme kararı bozulmayıp sair yönlerden incelenmesi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına iştirak edilmemiştir.