Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/5864 Esas 2021/1809 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/5864 Esas 2021/1809 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/5864 Esas 2021/1809 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 2. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2020/5864

KARAR NO : 2021/1809

KARAR TARİHİ :

2. Hukuk Dairesi         2020/5864 E.  ,  2021/1809 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesence verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 02.03.2021 günü temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı-karşı davacı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-karşı davacı kadının, davacı-karşı davalı erkeğe göre ağır kusurlu olduğu gözetilmeden tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
    2-Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davalı-karşı davacı kadın ağır kusurludur. Ağır kusurlu eş yararına yoksulluk nafakası (TMK m. 175) hükmedilemez. O halde kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
    3-Boşanmaya sebep olan olaylarda yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere davalı-karşı davacı kadın ağır kusurludur. Gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Davacı-karşı davalı erkek yararına TMK"nun 174/1-2 maddesi koşulları oluşmuştur. O halde davacı-karşı davalı erkek lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 51) dikkate alınarak uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1., 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, duruşma için takdir olunan 3.050 TL vekalet ücretinin Hatice"den alınarak Mustafa"ya verilmesine, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oyçokluğuyla karar verildi. 02.03.2021 (Salı)
    KARŞI OY YAZISI
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.