"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :04.10.2011
NUMARASI :Esas no:2010/581 Karar no:2011/339
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ana adına ilişkin kısmın boş bırakılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Gerçeğe aykırı beyanla oluşan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada verilen hükmü davalı nüfus idaresi, sadece nüfus kaydı düzeltilen 28.07.1983 doğumlu Merve"nin yeni nüfus kaydına ilişkin hanede anne adının boş bırakılması yönünden temyiz etmiştir.
Mahkemece davalı Merve"nin kayden yanlış olan ana adı Serfinaz iptal edildiği halde gerçek ana adı yazılmayarak davalının ana adına ilişkin kısmın boş bırakılması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.02.02.2015(Pzt.)
KARŞI OY YAZISI
1-Dava Cumhuriyet savcısı tarafından davaname ile Kırşehir Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davanın açıldığı mahkemece “yetkisizlik nedeniyle davanamenin reddine” karar verilmiş ve bu karar 08.07.2010 tarihinde kesinleştirilerek aynı gün yetkili Sincan (Ankara Batı) Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.
Yetkisizlik kararı veren mahkeme bu kararında davada dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (resen) yetkili mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesi ve davaya yetkili mahkemede devam edebilmesi için yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde davacının yetkili mahkemeye başvurarak tebligat yaptırması gerekir. (1086 sayılı HUMK’nun 193. maddesi) Nitekim sonradan yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 20. maddesinde de benzer yönde hükümler getirilmiştir. Her iki düzenleme de Cumhuriyet savcıları tarafından davaname ile açılan davalar yönünden farklı bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
Dosya içinde, Yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine, taraflarca karar tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 193. maddesine uygun şekilde yapılmış bir başvuru bulunmamaktadır. O halde dava açılmamış hale gelmiştir. Hal böyle olunca davanın açılmamış sayılmasına karar verilecek yerde yazılı şekilde davaya devamla işin esası hakkında karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
2-Kabule görede: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresindeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmış olup görüldüğü gibi nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının Cumhuriyet savcısı tarafından açılabilmesi için yasada öngörülen koşulların bulunması gerekir. Somut olayda; ilgili nüfus idaresinin davanın açılması için Cumhuriyet savcılığndan bir talebi bulunmamaktadır. Davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmeside doğru olmamıştır.
Hükmün yukarıda (1.) bentde gösterilen sebeple bozulması gerektiğini düşündüğümü için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.