Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 4. Ceza Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/8286 Esas 2020/8438 Karar Sayılı İlamı

Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/8286 Esas 2020/8438 Karar Sayılı İlamı

Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/8286 Esas 2020/8438 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 4. Ceza Dairesi

ESAS NO : 2016/8286

KARAR NO : 2020/8438

KARAR TARİHİ : 30.06.2020

4. Ceza Dairesi         2016/8286 E.  ,  2020/8438 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret
    HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı, temyiz isteminin reddi

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A-Sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen kararda öngörülen cezanın niteliği ve niceliğine göre verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olması nedeniyle temyiz isteminin reddine ilişkin karar yasaya uygun bulunduğundan, bu karara karşı yapılan başvurunun 1412 sayılı CMUK"nın 315/2. maddesi gereğince REDDİNE, yerel Mahkemenin redde ilişkin kararının ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararlarına yönelik temyiz talebine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesi gereğince hükmün konusu, iddianamede gösterilen eylem olduğundan iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Somut olayda, iddianamenin anlatım kısmında sanık hakkında " seni ve çocuklarını vururum, sülaleni kuruturum, şerefsiz" demek suretiyle tehdit ve hakaret suçlarını işlediği iddiası ile dava açılmasına karşın, sanığın "" terbiyesiz adam, erkeksen bu söylediklerini yüzüme söyleme cesaretin varsa yüzüme söyle” dediği kabul edilerek “Fail ve Fiilde Bağlılık Kuralı”na aykırı uygulama yapılıp iddianamede tanımlanmayan eylemlerden hükümler kurulmak suretiyle, CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    2-Kabule göre de;
    a- 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    b-Tehdit suçu yönünden;
    CMK"nın 223/4-d madde ve fıkrasında yer alan "fiilin haksızlık içeriğinin azlığı" nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilebilmesi için, eylemin suç olarak düzenlendiği Kanunda bu konuda açık bir hükmün bulunması, suç ve cezanın kanuniliği ilkesinin sonucu olarak zorunludur. Başka bir anlatımla fiilin haksızlık içeriğinin azlığı, her suç için uygulanabilecek genel bir hüküm niteliğinde olmayıp, sadece kanunda öngörülen hallerde uygulama imkanı bulunan bir hükümdür. Somut olayda, sanığın haksız tahrik altında atılı suçu işlediğinin kabul edilmesi karşısında, tehdit suçu yönünden TCK"nın 29. maddesinin uygulanma olanağı tartışılması gerekirken, “işlenen fiilin haksızlık içeriğinin az olduğu” biçimindeki kanuni olmayan gerekçeyle, tehdit suçunda uygulama imkanı bulunmayan CMK"nın 223/4-d madde ve fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Etiketler: