Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 23. Ceza Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5527 Esas 2016/1680 Karar Sayılı İlamı

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5527 Esas 2016/1680 Karar Sayılı İlamı

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5527 Esas 2016/1680 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 23. Ceza Dairesi

ESAS NO : 2015/5527

KARAR NO : 2016/1680

KARAR TARİHİ : 22.02.2016

23. Ceza Dairesi         2015/5527 E.  ,  2016/1680 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2-4, 53 ve 51. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 600 TL adli para cezası, para cezasının taksitlendirilmesi, belli hakları kullanmaktan yoksunluk, hapis cezasının ertelenmesi ve 1 yıl denetime tabi tutulma

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan kurum ile sanığın yetkilisi olduğu ... Sigorta Aracılık Hizmetleri arasında sözleşme yapma ve prim tahsiline yetkili acentelik sözleşmesi kurulduğu, sanığın sözleşmeye göre tahsil ettiği primleri kendi komisyonu ve vergileri düştükten sonra katılan şirkete teslim etmesi gerektiği halde teslim etmediği ve katılan şirket adına tahsil ettiği 193.353,13 TL"yi katılan şirkete ödemeyip kendi yararına kullanmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda, katılan kurum beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılana karşı aynı suçu birden fazla kez işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 GÜN" ve "600 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", ve "100 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.