MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın, sanığa ödeyeceği kira bedeli mukabilinde toplamda 1.850 TL bedelli iki adet bono verdiği, aşamalarda bu bonoların konusunu teşkil eden borçları kısmen ödediği ve bu ödemelere dair yazılı belge aldığı, buna rağmen sanığın her iki senede istinaden senet borçlarının tamamı için icra takibine giriştiği iddia ve kabul olunan olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın her iki senede istinaden tek bir icra takibinde bulunduğu ve bu şekilde eyleminin tek suç teşkil ettiği gözetilmeden, somut olayda uygulama yeri bulunmayan TCK 43. maddesinin ek savunma hakkı da tanınmadan ve bu suretle CMK 226. maddesi de ihlal edilerek uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2- TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.